Türk rock müziğine yeni bir soluk getiren Planeur'ün "Gelecek" isimli ilk albümü Avea'nın katkılarıyla ve AveaMüzik - Avrupa Müzik işbirliğiyle geçtiğimiz haftalarda yayınlandı. Albüm çok kısa sürede hem dinleyicilerden hem de müzik eleştirmenlerinden olumlu yorumlar aldı. Planeur, vokalist/söz yazarı Serkan Modalı ve uzun yıllar Hollanda'da yaşayan jazz/rock gitar virtüözü Onur Ataman tarafından Hollanda'da kurulan büyük çaplı ilk Türk grubu olma özelliğini taşıyor. İkiliyle nasıl bir araya geldiklerini ve ilk albümleri "Gelecek"i konuştuk.
Müzik yolculuğunuz nasıl başladı? Ne zaman tanıştınız?
Onur Ataman: 7 yaşında piyano dersi alarak müziğe başladım. 13 yaşımda gitarla tanıştım. 1995 yılında İstanbul Devlet Konservatuvarı'nda Opera Şan ve Klasik Piyano okudum. 2000 yılında Hollanda Kraliyet Konservatuvarı'na kabul edildim ve orada caz gitar okudum. Lisans, master ve doktoramı yaptım. Geçen sene Türkiye'ye döndüm. Planeur'ün kuruluşu 2009 yılına denk geliyor. Tatil için Türkiye'ye gelmiştim. Serkan ile çok eskiye dayanan bir arkadaşlığımız var. O dönemde boş vakitlerimizde hep beraberdik. Bu dönem içerisinde kariyerlerimiz solo olarak devam ediyordu ama hep birbirimizi desteklerdik en sonunda 2009'da birbirimize güvenerek bir araya gelip birlikte müzik yapmaya karar verdik çünkü Serkan'ın çok özel bir yeteneği olduğunu düşünüyorum. Ben de aranjör ve prodüktör kimliğimi ön plana çıkardım bu süreçte ve Planeur'ün müzik yolculuğu başladı.
Serkan Modalı: Planeur'ün vokalistiyim. Ben de 12-13 yaşlarında gitar çalarak başladım. Benim müzik kariyerim Onur'a göre biraz daha alaylı ilerledi. Özel dersler alarak kendimi geliştirmeyi planladım. Evde kurduğum stüdyomda aranjman, beste çalışmalarına ağırlık verdim. Her zaman kendi müziğimin peşinden koştum. Bilgisayar müziğine olan yakın ilgimden dolayı bu işin üstesinden gelebildim ve çoğunlukla kendi projelerimle ilgilendim. Üniversite yıllarında cover gruplarıyla sahne aldım. Onur'la sürekli paslaşıyorduk. Son olarak 2009 yılında bir araya geldik ve sonrasında rotamızı Hollanda'ya çevirdik. Onur uzun süreden beri Hollanda'da yaşıyordu. Biz Hollanda'dan gurbetçi olarak gelen iki müzisyen değiliz. Kayıtlarımızı orada yaptık, albümün temeli orada atıldı. Bu album bir anlamda kültürel bir projeyi de yansıtıyor, Avrupa'da oldukça iyi bilinen Ed Warby davulları çaldı, Hans Pieters ses mühendisi olarak ve albümün mix'lerinde yer aldı, Türk ve Hollandalı müzisyenlerin bir arada oldugu ortak bir proje.
Onur Ataman: Hollanda'nın içindenden de böyle bir büyük proje içerisinde yer alan füzyon yapabilen bir grup çıkmamıştı. Yani ne demek istiyorum; tabi ki yapıldı ama bu büyük bir proje oldu harcanan zamanı ve parayı düşündüğümüzde. Hollanda'da da böyle bir proje yoktur. Çok büyük destek aldık gerek Hollanda'da gerekse de İstanbul'da. Burada çok büyük destekler aldık. Vokal kayıtları sırasında Pentagram grubunun eski solisti Murat İlkan'ın çok büyük faydası dokundu bize. Albümün mastering'i Amerika'da yapıldı. Dünyaca ünlü George Marino yaptı bunu konuda bize aracı da Alp Turaç olmuştur. Fotoğrafları Mehmet Turgut çekti illüstrasyonları Arda Aktaş yaptı. Anlayacağınız büyük emek harcandı bu albüm için, zaten albümün teşekkür kısmına baktığınızda ne demek istediğimiz ortaya çıkar. Bu albüm bir sinerji albümü oldu diyebiliriz.
Sizin diğer gruplarından farklı olarak şansınız nedir?
Serkan Modalı: Biz albüme başladığımızda şunu düşündük; evet istediğimiz şeyi yapacağız ve ödün vermeyeceğiz. Bu düşüncemiz kırılma noktası oldu. Planeur'ün kendi istediği müziği yapıyor olması ve idealist yaklaşımı amatör olarak rock müzikle ilgilenenler için örnek olur diye düşünüyoruz.
Onur Ataman: Bu albüm gerçekten modern bir rock albümüdür. En modern şartlarda kaydedilmiştir ve enstrüman yapısından, melodik yapısından farkını ortaya koymaktadır. Albüm için çok fazla mesai harcandı ve her şeyin en iyi olması için inanılmaz efor sarfettik. Profesyonel insanların emekleriyle gerçekleşti ve biz de profesyoneldik tüm müzik deneyimimizi ortaya koyduk. Biz meşhur değildik ama hep müziğin içerisindeydik.
Serkan Modalı: Açıkcası bu albümü çok fazla etiketlendiremeyecek insanlar. Çünkü daha önce benzer birşey yapılmayınca insanlar onu bir yerlere koymak istiyorlar. Evrensel normları baz alarak bu albümü yaptık. Eğitimci kimliğimizin de etkisiyle biz genç insanlara bir kapı aralamayı hayal ediyoruz. Onlara örnek olmayı isityoruz.İstedikleri şeyin peşinden koşmak, vazgeçmemek bunları onlara gösterebilirsek çok mutlu oluruz.
Planeur isminin hikayesi nedir?
Serkan Modalı: Albümü yaparken hissettiğimiz duyguları nasıl yansıtabiliriz diye düşünürken, insanın kendini özgürce ortaya koyabileceği ortamlar arzusu duyarken o esnada Onur'un bir arkadaşı aradı ve konuşma sırasında planeur kursundayım deyince ismin Planeur olmasına karar verdik. Özgürce uçan ve havada süzülen anlamına geliyor.
Onur Ataman: Bizim başlangıç ve ilerleyiş noktamız belliydi. Bir birikim albümü olduğu için kalıcı bir iş yapmamız esastır dedik ve ismimizi de aynı yönde seçtik. Biz albümün isim analizini en başından yapmıştık. Kendimize olan saygımızdan dolayı istediğimiz gibi bir müzik yapmak birinci hedefimizdi. Umarız ki bu devam edecek bir grup. Hayallerimiz çok büyük ve albümümüzü büyük bir kitleyle paylaşmak istiyoruz. Bunun güzel bir örneğini geçen sene Hollanda'da yaşadık ve Kurtuluş günlerinde bir ilktir bu, Türk grubu olarak biz sahneye çıktık ve kendi parçalarımızı onlara söyledik. Sinerji çok güzeldi.
Buradaki konserleriniz için düşündüğünüz özel şeyler var mı? Şovlar olacak mı?
Onur Ataman: Bizim konserlerimizde insanlar gerçek bir rock grubu görecekler. Enerjisini düzgün yansıtabilen enstrümanların hakkını veren bir grup görecekler. Başlangıçta performansımız gerçek şovumuz olacak.
Serkan Modalı: Güzel konserlerimiz olacak. Herkes müzik dolu keyifli zaman geçirecek.
Diğer gruplara baktığımızda sizin onlardan farkınızın en başta ortaya koyduğunuz ideali hala devam ettirmek olarak açıklayabilir miyiz?
Serkan Modalı: Hissettiğimiz müziği yapıyoruz ve müziğimizde kendimizi ortaya koyuyoruz. Samimiyiz. Kaygılardan uzak müzik yapmaya çalıştık ve ödün vermeden müziğimizi yaptık. Bu gerçekten tek başına fark yaratmaya yetiyor. Avrupa Müzik ve AveaMüzik işbirliği ile gerçekten çok başarılı bir iş ortaya çıkardık. Bizim kadar albümü sahiplendiler ve bize inandılar. Avea'nın zaten müziğe verdiği destek yadsınamaz.
Kurumsal hayattan müzik hayatına geçiş yaptınız? Nasıl karşılıyorsunuz bu değişikliği?
Serkan Modalı: Evet benim için geçerli bu. Müzikle 12 - 13 yaşımdan itibaren iç içeyim. Kurumsal bir yapıda olmak beni çok fazla etkilemedi. Müziğimi de yapıyorum, işime de devam ediyorum. Uzun süredir devam eden bir durum bu, o yüzden albümden sonra da çok fazla değişiklik olacağını düşünmüyorum.
Onur Ataman: Ben ders veriyorum onun dışında kendi solo performanslarım oluyor. Benim böyle bir duruşum var. Serkan'ınki daha farklı tabi ki. Örnek alınacak bir davranış.
"Herşey Bitti" albümün ilk klibi. İlk klip şarkısına nasıl karar verdiniz?
Serkan Modalı: Kaydederken en başından beri inandığımız bir şarkıydı ve her aşamada aynı duyguları yaşadık. İçinde yaşanılan hikaye de bizi çok etkiliyor. aslında gerçek hayat hikayesi diyebiliriz bu da seçmemize neden oldu tabi ki. Son ana kadar hiçbirini ayırmadık.
Albümün diğer klip şarkıları hangileri olacak peki? İkinci klip belli mi?
Serkan Modalı - Onur Ataman: Açıkçası o konuda acele etmiyoruz önce tepkileri gözlemlemek ve sonrasında karar vermek istiyoruz ama kafamızda bazı şarkılar da yok değil.
Türkiye'de rock müziği platformunda kendinizi nerede görüyorsunuz?
Onur Ataman: Bence iyi bir yerdeyiz. Türk halkı canlı müzik dinlemeyi seviyor. Festival ve konser kavramları da artık yerine oturdu diye düşünüyorum ve bu da seyircinin kalitesini artırdı. Müzik gruplarından, sanatçılardan beklentileri arttırdı kaliteli bir müzik dinleyicisi, rock dinleyicisi kitlesi oluştu ve biz onlara hitap ediyoruz.
Çok sert rock yaptığınız düşünülüyor...
Onur Ataman: Bence zamanla oturacak bu kavram. Biz rock grubuyuz ama heavy metal grubu değiliz tabi ki. Pentagram Türkiye'nin en güzide gruplarındandır her zaman istedikleri müzikleri yaptılar ve saygıyla karşılandırlar. Biz de ilerde kendimize ait bir kitle oluşturacağız ve yaptığımız müziği doğru yere koyarak dinleyen bir kitleye ulaşacağız. Ulaşmaya başladık bile.
İki kişilk bir grupsunuz, aranızdaki uyumu nasıl sağlıyorsunuz?
Onur Ataman: Biz iki kişilik bir grup değiliz aslında, bir rock grubunun iki kişi olması çok zordur, sahnede kaç kişi olduğumuza bakmanız lazım. Biz bu projeyi yürüten iki kişiyiz sadece. Müziğimizi icra eden aslında daha fazla sayıda insan var. Evet kuruluş esnasında dört beş kişilik gruplar göremezsiniz ama sahnede gerçek sayıyı görürsünüz. Mesela Bon Jovi; onlar da iki kişi görünürler ama sahnede beş kişidirler bu örnekleri çoğaltabiliriz.
Serkan Modalı: Grubun müziğini icra ediyor olması çok önemli. Yapmak istediği müziği sahneye taşıyabiliyor mu bu çok önemli. İnanılmaz eğlenerek gerçekleştirdiğimiz bir proje oldu.
Onur Ataman: Albümü hiçbir zaman iş olarak görmedik ve tüm ekip arkadaşlarımızla gayet keyifli zamanlar geçirdik geriye dönüp baktığımızda ne kadar yorulduğumuzu düşünmeyeceğiz sadece ne kadar keyifli bir iş çıkardığımızı hatırlayacağız. Gayet uyumlu bir süreç geçirdik müzikal anlayışımızın uymadığı yerlerde birbirimize saygı duyduk ve kayıtları yaparken birbirimize müdahale etmedik. Yapıcı yönde birbirimize yorumlarda bulunduk. Hatta şöyle komik bir hikaye var; bütün her şeyi kaydettik gitar sololarını kaydedeceğiz ben yalnız çalıyorum ve Serkan'ı aradım "Abi gel ben çalamıyorum yalnız başıma" dedim. Arkamda beni dinlediğini bilmek iyi geliyor. Dolayısıyla sevgililere dönmüştük. Şaka bir tarafa gerçekten uyumlu bir süreç yaşadık.
Albümde bir tanesi akustik olmak üzere on şarkınız var. Akustik olan şarkıya nasıl karar verdiniz?
Serkan Modalı: Form olarak uyabileceğini düşündük. Ayrıca daha once bu şarkıyı akustik olarak bestelemiştim. Onur'la paylaştığım zaman tabi çok farklı bir durumdaydı şarkı ama hep kulağımızda o akustik yorumu vardı. Tabi Onur'un gitarıyla yaptıgı yorum şarkıyı çok farklı bir yere taşıdı.
Onur Ataman: Serkan'ın yaptığı parçanın kırpıntıları vardı. Sadece nakaratı belliydi. Sonra üzerine konuştuk ve çok şahsına münhasır bir tınısı olduğuna karar verdik. Bozmayalım ve paylaşalım istedik. Normal gitarla çalamazsınız bunu. Başka bir gitar akoruyla çalınıyor. Andy McKee gibi bir yorum yapalım dedik ve çok enterasan bir iş çıktı ortaya.
Peki diğer şarkıları nasıl belirlediniz?
Serkan Modalı: Her şarkı için ayrı ayrı özel olarak düşünüldü. Şarkı sözlerini yazarken hepsi birer senaryo gibi ele alınıp hikayeleştirildi. Her birinin özel olarak anlattığı bir şeyler var. Nasıl şarkılar yapacağımızı ikimiz de çok iyi biliyorduk, çalışmaya başlayınca evet işte bu oldu deyip bir diğerine geçiyorduk.
Onur Ataman: Yepyeni şeyler yazalım dedik. Modern olmasına dikkat ettik. 6 - 7 aylık bir dönemde yazıldı ve tüm sözlerin bir hikayesi var. Bütün sanat eserlerinde olması gereken özellikleri barındırsın istedik yani çabucak tüketilecek şarkılar yapmak istemedik. Tekrar tekrar dinlendildiğinde algılanılacak ve sevilecek şarkılar üretmek istedik.
Dijital platformlar hakkında neler düşünüyorsunuz?
Serkan Modalı: Çok önemli bir konumda bizce şu an müzik sektöründe. Yapım şirketleri, sanatçılar ve müzik dinleyicileri için gerçekten güzel bir alan ve takip ediliyor. Hangi sanatçı ne kadar tıklanmış hemen öğreniyorsunuz ve sosyal medya ile direkt paylaşım söz konusu bu özelliği de dağıtım açısından büyük avantajlar sunuyor.
www.aveamuzik.com