25 Ocak 2012 Çarşamba

RÖPORTAJ / Planeur - Gelecek

Türk rock müziğine yeni bir soluk getiren Planeur'ün "Gelecek" isimli ilk albümü Avea'nın katkılarıyla ve AveaMüzik - Avrupa Müzik işbirliğiyle geçtiğimiz haftalarda yayınlandı. Albüm çok kısa sürede hem dinleyicilerden hem de müzik eleştirmenlerinden olumlu yorumlar aldı. Planeur, vokalist/söz yazarı Serkan Modalı ve uzun yıllar Hollanda'da yaşayan jazz/rock gitar virtüözü Onur Ataman tarafından Hollanda'da kurulan büyük çaplı ilk Türk grubu olma özelliğini taşıyor. İkiliyle nasıl bir araya geldiklerini ve ilk albümleri "Gelecek"i konuştuk.

Müzik yolculuğunuz nasıl başladı? Ne zaman tanıştınız?
Onur Ataman: 7 yaşında piyano dersi alarak müziğe başladım. 13 yaşımda gitarla tanıştım. 1995 yılında İstanbul Devlet Konservatuvarı'nda Opera Şan ve Klasik Piyano okudum. 2000 yılında Hollanda Kraliyet Konservatuvarı'na kabul edildim ve orada caz gitar okudum. Lisans, master ve doktoramı yaptım. Geçen sene Türkiye'ye döndüm. Planeur'ün kuruluşu 2009 yılına denk geliyor. Tatil için Türkiye'ye gelmiştim. Serkan ile çok eskiye dayanan bir arkadaşlığımız var. O dönemde boş vakitlerimizde hep beraberdik. Bu dönem içerisinde kariyerlerimiz solo olarak devam ediyordu ama hep birbirimizi desteklerdik en sonunda 2009'da birbirimize güvenerek bir araya gelip birlikte müzik yapmaya karar verdik çünkü Serkan'ın çok özel bir yeteneği olduğunu düşünüyorum. Ben de aranjör ve prodüktör kimliğimi ön plana çıkardım bu süreçte ve Planeur'ün müzik yolculuğu başladı.

Serkan Modalı: Planeur'ün vokalistiyim. Ben de 12-13 yaşlarında gitar çalarak başladım. Benim müzik kariyerim Onur'a göre biraz daha alaylı ilerledi. Özel dersler alarak kendimi geliştirmeyi planladım. Evde kurduğum stüdyomda aranjman, beste çalışmalarına ağırlık verdim. Her zaman kendi müziğimin peşinden koştum. Bilgisayar müziğine olan yakın ilgimden dolayı bu işin üstesinden gelebildim ve çoğunlukla kendi projelerimle ilgilendim. Üniversite yıllarında cover gruplarıyla sahne aldım. Onur'la sürekli paslaşıyorduk. Son olarak 2009 yılında bir araya geldik ve sonrasında rotamızı Hollanda'ya çevirdik. Onur uzun süreden beri Hollanda'da yaşıyordu. Biz Hollanda'dan gurbetçi olarak gelen iki müzisyen değiliz. Kayıtlarımızı orada yaptık, albümün temeli orada atıldı. Bu album bir anlamda kültürel bir projeyi de yansıtıyor, Avrupa'da oldukça iyi bilinen Ed Warby davulları çaldı, Hans Pieters ses mühendisi olarak ve albümün mix'lerinde yer aldı, Türk ve Hollandalı müzisyenlerin bir arada oldugu ortak bir proje.

Onur Ataman: Hollanda'nın içindenden de böyle bir büyük proje içerisinde yer alan füzyon yapabilen bir grup çıkmamıştı. Yani ne demek istiyorum; tabi ki yapıldı ama bu büyük bir proje oldu harcanan zamanı ve parayı düşündüğümüzde. Hollanda'da da böyle bir proje yoktur. Çok büyük destek aldık gerek Hollanda'da gerekse de İstanbul'da. Burada çok büyük destekler aldık. Vokal kayıtları sırasında Pentagram grubunun eski solisti Murat İlkan'ın çok büyük faydası dokundu bize. Albümün mastering'i Amerika'da yapıldı. Dünyaca ünlü George Marino yaptı bunu konuda bize aracı da Alp Turaç olmuştur. Fotoğrafları Mehmet Turgut çekti illüstrasyonları Arda Aktaş yaptı. Anlayacağınız büyük emek harcandı bu albüm için, zaten albümün teşekkür kısmına baktığınızda ne demek istediğimiz ortaya çıkar. Bu albüm bir sinerji albümü oldu diyebiliriz.

Sizin diğer gruplarından farklı olarak şansınız nedir?
Serkan Modalı: Biz albüme başladığımızda şunu düşündük; evet istediğimiz şeyi yapacağız ve ödün vermeyeceğiz. Bu düşüncemiz kırılma noktası oldu. Planeur'ün kendi istediği müziği yapıyor olması ve idealist yaklaşımı amatör olarak rock müzikle ilgilenenler için örnek olur diye düşünüyoruz.

Onur Ataman: Bu albüm gerçekten modern bir rock albümüdür. En modern şartlarda kaydedilmiştir ve enstrüman yapısından, melodik yapısından farkını ortaya koymaktadır. Albüm için çok fazla mesai harcandı ve her şeyin en iyi olması için inanılmaz efor sarfettik. Profesyonel insanların emekleriyle gerçekleşti ve biz de profesyoneldik tüm müzik deneyimimizi ortaya koyduk. Biz meşhur değildik ama hep müziğin içerisindeydik.

Serkan Modalı: Açıkcası bu albümü çok fazla etiketlendiremeyecek insanlar. Çünkü daha önce benzer birşey yapılmayınca insanlar onu bir yerlere koymak istiyorlar. Evrensel normları baz alarak bu albümü yaptık. Eğitimci kimliğimizin de etkisiyle biz genç insanlara bir kapı aralamayı hayal ediyoruz. Onlara örnek olmayı isityoruz.İstedikleri şeyin peşinden koşmak, vazgeçmemek bunları onlara gösterebilirsek çok mutlu oluruz.

Planeur isminin hikayesi nedir?
Serkan Modalı: Albümü yaparken hissettiğimiz duyguları nasıl yansıtabiliriz diye düşünürken, insanın kendini özgürce ortaya koyabileceği ortamlar arzusu duyarken o esnada Onur'un bir arkadaşı aradı ve konuşma sırasında planeur kursundayım deyince ismin Planeur olmasına karar verdik. Özgürce uçan ve havada süzülen anlamına geliyor.

Onur Ataman: Bizim başlangıç ve ilerleyiş noktamız belliydi. Bir birikim albümü olduğu için kalıcı bir iş yapmamız esastır dedik ve ismimizi de aynı yönde seçtik. Biz albümün isim analizini en başından yapmıştık. Kendimize olan saygımızdan dolayı istediğimiz gibi bir müzik yapmak birinci hedefimizdi. Umarız ki bu devam edecek bir grup. Hayallerimiz çok büyük ve albümümüzü büyük bir kitleyle paylaşmak istiyoruz. Bunun güzel bir örneğini geçen sene Hollanda'da yaşadık ve Kurtuluş günlerinde bir ilktir bu, Türk grubu olarak biz sahneye çıktık ve kendi parçalarımızı onlara söyledik. Sinerji çok güzeldi.

Buradaki konserleriniz için düşündüğünüz özel şeyler var mı? Şovlar olacak mı?
Onur Ataman: Bizim konserlerimizde insanlar gerçek bir rock grubu görecekler. Enerjisini düzgün yansıtabilen enstrümanların hakkını veren bir grup görecekler. Başlangıçta performansımız gerçek şovumuz olacak.

Serkan Modalı: Güzel konserlerimiz olacak. Herkes müzik dolu keyifli zaman geçirecek.

Diğer gruplara baktığımızda sizin onlardan farkınızın en başta ortaya koyduğunuz ideali hala devam ettirmek olarak açıklayabilir miyiz?
Serkan Modalı: Hissettiğimiz müziği yapıyoruz ve müziğimizde kendimizi ortaya koyuyoruz. Samimiyiz. Kaygılardan uzak müzik yapmaya çalıştık ve ödün vermeden müziğimizi yaptık. Bu gerçekten tek başına fark yaratmaya yetiyor. Avrupa Müzik ve AveaMüzik işbirliği ile gerçekten çok başarılı bir iş ortaya çıkardık. Bizim kadar albümü sahiplendiler ve bize inandılar. Avea'nın zaten müziğe verdiği destek yadsınamaz.

Kurumsal hayattan müzik hayatına geçiş yaptınız? Nasıl karşılıyorsunuz bu değişikliği?
Serkan Modalı: Evet benim için geçerli bu. Müzikle 12 - 13 yaşımdan itibaren iç içeyim. Kurumsal bir yapıda olmak beni çok fazla etkilemedi. Müziğimi de yapıyorum, işime de devam ediyorum. Uzun süredir devam eden bir durum bu, o yüzden albümden sonra da çok fazla değişiklik olacağını düşünmüyorum.

Onur Ataman: Ben ders veriyorum onun dışında kendi solo performanslarım oluyor. Benim böyle bir duruşum var. Serkan'ınki daha farklı tabi ki. Örnek alınacak bir davranış.

"Herşey Bitti" albümün ilk klibi. İlk klip şarkısına nasıl karar verdiniz?
Serkan Modalı: Kaydederken en başından beri inandığımız bir şarkıydı ve her aşamada aynı duyguları yaşadık. İçinde yaşanılan hikaye de bizi çok etkiliyor. aslında gerçek hayat hikayesi diyebiliriz bu da seçmemize neden oldu tabi ki. Son ana kadar hiçbirini ayırmadık.

Albümün diğer klip şarkıları hangileri olacak peki? İkinci klip belli mi?
Serkan Modalı - Onur Ataman: Açıkçası o konuda acele etmiyoruz önce tepkileri gözlemlemek ve sonrasında karar vermek istiyoruz ama kafamızda bazı şarkılar da yok değil.

Türkiye'de rock müziği platformunda kendinizi nerede görüyorsunuz?
Onur Ataman: Bence iyi bir yerdeyiz. Türk halkı canlı müzik dinlemeyi seviyor. Festival ve konser kavramları da artık yerine oturdu diye düşünüyorum ve bu da seyircinin kalitesini artırdı. Müzik gruplarından, sanatçılardan beklentileri arttırdı kaliteli bir müzik dinleyicisi, rock dinleyicisi kitlesi oluştu ve biz onlara hitap ediyoruz.

Çok sert rock yaptığınız düşünülüyor...
Onur Ataman: Bence zamanla oturacak bu kavram. Biz rock grubuyuz ama heavy metal grubu değiliz tabi ki. Pentagram Türkiye'nin en güzide gruplarındandır her zaman istedikleri müzikleri yaptılar ve saygıyla karşılandırlar. Biz de ilerde kendimize ait bir kitle oluşturacağız ve yaptığımız müziği doğru yere koyarak dinleyen bir kitleye ulaşacağız. Ulaşmaya başladık bile.

İki kişilk bir grupsunuz, aranızdaki uyumu nasıl sağlıyorsunuz?
Onur Ataman: Biz iki kişilik bir grup değiliz aslında, bir rock grubunun iki kişi olması çok zordur, sahnede kaç kişi olduğumuza bakmanız lazım. Biz bu projeyi yürüten iki kişiyiz sadece. Müziğimizi icra eden aslında daha fazla sayıda insan var. Evet kuruluş esnasında dört beş kişilik gruplar göremezsiniz ama sahnede gerçek sayıyı görürsünüz. Mesela Bon Jovi; onlar da iki kişi görünürler ama sahnede beş kişidirler bu örnekleri çoğaltabiliriz.

Serkan Modalı: Grubun müziğini icra ediyor olması çok önemli. Yapmak istediği müziği sahneye taşıyabiliyor mu bu çok önemli. İnanılmaz eğlenerek gerçekleştirdiğimiz bir proje oldu.

Onur Ataman: Albümü hiçbir zaman iş olarak görmedik ve tüm ekip arkadaşlarımızla gayet keyifli zamanlar geçirdik geriye dönüp baktığımızda ne kadar yorulduğumuzu düşünmeyeceğiz sadece ne kadar keyifli bir iş çıkardığımızı hatırlayacağız. Gayet uyumlu bir süreç geçirdik müzikal anlayışımızın uymadığı yerlerde birbirimize saygı duyduk ve kayıtları yaparken birbirimize müdahale etmedik. Yapıcı yönde birbirimize yorumlarda bulunduk. Hatta şöyle komik bir hikaye var; bütün her şeyi kaydettik gitar sololarını kaydedeceğiz ben yalnız çalıyorum ve Serkan'ı aradım "Abi gel ben çalamıyorum yalnız başıma" dedim. Arkamda beni dinlediğini bilmek iyi geliyor. Dolayısıyla sevgililere dönmüştük. Şaka bir tarafa gerçekten uyumlu bir süreç yaşadık.

Albümde bir tanesi akustik olmak üzere on şarkınız var. Akustik olan şarkıya nasıl karar verdiniz?
Serkan Modalı: Form olarak uyabileceğini düşündük. Ayrıca daha once bu şarkıyı akustik olarak bestelemiştim. Onur'la paylaştığım zaman tabi çok farklı bir durumdaydı şarkı ama hep kulağımızda o akustik yorumu vardı. Tabi Onur'un gitarıyla yaptıgı yorum şarkıyı çok farklı bir yere taşıdı.

Onur Ataman: Serkan'ın yaptığı parçanın kırpıntıları vardı. Sadece nakaratı belliydi. Sonra üzerine konuştuk ve çok şahsına münhasır bir tınısı olduğuna karar verdik. Bozmayalım ve paylaşalım istedik. Normal gitarla çalamazsınız bunu. Başka bir gitar akoruyla çalınıyor. Andy McKee gibi bir yorum yapalım dedik ve çok enterasan bir iş çıktı ortaya.

Peki diğer şarkıları nasıl belirlediniz?
Serkan Modalı: Her şarkı için ayrı ayrı özel olarak düşünüldü. Şarkı sözlerini yazarken hepsi birer senaryo gibi ele alınıp hikayeleştirildi. Her birinin özel olarak anlattığı bir şeyler var. Nasıl şarkılar yapacağımızı ikimiz de çok iyi biliyorduk, çalışmaya başlayınca evet işte bu oldu deyip bir diğerine geçiyorduk.

Onur Ataman: Yepyeni şeyler yazalım dedik. Modern olmasına dikkat ettik. 6 - 7 aylık bir dönemde yazıldı ve tüm sözlerin bir hikayesi var. Bütün sanat eserlerinde olması gereken özellikleri barındırsın istedik yani çabucak tüketilecek şarkılar yapmak istemedik. Tekrar tekrar dinlendildiğinde algılanılacak ve sevilecek şarkılar üretmek istedik.

Dijital platformlar hakkında neler düşünüyorsunuz?
Serkan Modalı: Çok önemli bir konumda bizce şu an müzik sektöründe. Yapım şirketleri, sanatçılar ve müzik dinleyicileri için gerçekten güzel bir alan ve takip ediliyor. Hangi sanatçı ne kadar tıklanmış hemen öğreniyorsunuz ve sosyal medya ile direkt paylaşım söz konusu bu özelliği de dağıtım açısından büyük avantajlar sunuyor.

www.aveamuzik.com

RÖPORTAJ / Işın Karaca - Arabesque II / Geçmiş Bize Yakışıyor

Türk popunun güçlü vokallerinden Işın Karaca "Arabesque" projesinin ikinci albümünü geçtiğimiz aylarda yayınladı. Geçtiğimiz yıl farklı tarzda şarkıları da başarıyla yorumlayarak en çok satan albümlerden birine imza atan sanatçı şimdi de devam albümüyle başarısını perçinliyor. Sanatçıyla son albümünü ve yakın gelecekteki projelerini konuştuk.

Arabesk projesini devam ettirmeye nasıl karar verdiniz?
İlk projeyi de hazırlarken devamını yapmak aklımda olan bir şeydi. Konsept bir albüm yapmak için yola çıktığımızda o kadar çok sevdiğim şarkı varmış ki, bazılarını ilk albüme koyamadık. Hem dinleyiciyi sıkmak, hem de şarkıların çabuk tükenmesini istemedim. Zaten kendiliğinden ikinci albümün repertuvarı oluşmuştu. Şarkılara kıyamadım. O yüzden iki albümün arasını fazla uzatmadan hemen çalışmalara başladık.

Serinin ilk albümünü çıkarırken bu kadar fazla ilgi göreceğini tahmin etmiş miydiniz, bu başarıyı neye bağlıyorsunuz?
İlgi göreceğini, benim gibi bir vokalin sesinden insanların duyduğunda şaşıracaklarını ve beğeneceklerini biliyordum. Bu konuda hiç de mütevazı olamayacağım. Yaşam her an kariyerinize yeni sürprizler ekleyebilir. Bazen umduğunuz gibi olmaz işleyiş. Çok şükür ki tanrı bana böyle bir güçlü sesi doğarken hediye etmiş. Ben de kimseyi bu sesten mahrum bırakmak istemiyorum. Stilim ve vokalimin genişliği ölçüsünde, doğru yorumladığım şarkılar nasıl benim gönül telimi titretdiyse dinleyicide de aynı etkiyi yarattı. Etki tepkiyi doğurdu ve tiraj, konser, alkış açısından büyük bir başarıya ekipçe imza atmış olduk. Çok çalışıldı arabeskin formunu bozmadan doğru sunmak adına. Müzikseverler de yılın en çok satan albümü olarak bu müziği yeniden parlatarak beni ödüllendirdi.

"Arabesque II"de yer vereceğiniz şarkıları nasıl seçtiniz, kimlerden destek aldınız?
İlk albümde olduğu gibi kardeşim Akın Büyükkaraca'nın, benim ve Selami Şahin'in araştırmaları sonucunda ortaya çıktı. İlk projeden sakladığım aklımda olan şarkılar vardı. Yapımcım Bülent Seyhan'ın da önerileri oldu. Arabesk külliyatı engin bir deniz. Dinleyicinin benden duymak istediği tarzdan şarkılar üzerinde yoğunlaştık. Bu denizde kaybolmadan ekipçe yüzdük ve karaya vardık.

Albüm çıktıktan sonra uzun bir süre klip çekmediniz, özel bir tercih miydi?
Önce bir şarkılar dinlensin hazmedilsin, yorumları duyayım, konserlerde söylediğimde seyircimin ilgisini görmek istedim. Bir de hamilellik süreci vardı. Hep doğum sonrasına klip çekerim yeni sezonda yayınlanır diye düşünmüştüm. Ramazan, yaz ayları ve doğum derken ancak fırsat bulabildim. Eşim diye söylemiyorum ama son zamanların en iyi yönetmenlerinden Sedat Doğan'la "Tanrım"a harika bir klip hazırladık.

Arabesk serisinin devamı gelecek mi?
Şimdi küçük bir es. Dinleyicim benden Işın Karaca şarkıları duymak istiyor. Hamilelikte yeni bir Işın Karaca keşfettim. Çok güzel şarkılar çıktı ortaya. Onları paylaşmak için sabırsızım. Yeni şarkılar için heyecan içindeyim. Merak ediyorum yeni Işın Karaca şarkılarını.

Peki gelecek planlarınızda başka proje albümleri var mı?
Evet var, ufaktan hazırlıkları da başladı. Her daim müzik dinleyicisini şaşırtmak istiyorum. Önce Işın Karaca markasını, müziğini ve kimliğini büyüttüm. Şimdi o özgüvenle yeni projelere hazırım.

Işın Karaca'dan yeni pop şarkıları ne zaman duyacak müzikseverler?
En kısa süre içinde. Titiz bir insanım. Prodüktörüm, kardeşim Akın Büyükkaraca'da öyle. Ne zaman içimize siner, tamam dersek...

Geçtiğimiz aylarda bir bebek dünyaya getirdiniz, öncelikle tebrik ederiz. Kendinizde nasıl bir değişim hissediyorsunuz ve sizce bu durum yeni ürettiğiniz şarkıları nasıl etkileyecek?
Teşekkür ederim. Dünyanın en büyük insana verilmiş mucizesi. Baştan aşağıya yenilendim yıllar sonra. Biliyorsunuz kocaman bir erkek evlat sahibiyim. Ne güzel bir duyguymuş... Yeniden tattığım için çok şanslı hissediyorum kendimi. "Uyanış" albümüyle birlikte yazdıklarımı paylaşmaya başlamıştım. Yeni sözlere ve melodilere ben de inanamıyorum. Fena şeyler geliyor. Hazır olun. Bakış açınız değişiyor hayata. Kızımın kokusu, sesi... İzliyorum gün be gün mucizevi bir şekilde büyümesini.

Canlı performansınızla da büyük beğeni topluyorsunuz. İleride bir konser kaydını DVD olarak yayınlamayı düşünür müsünüz?
Epeydir yapak istediğim bir şey. Çoğu insanın da beklediğini biliyorum. Şartlar, zaman, mekan gibi bir sürü şeyin denk gelmesi gerekiyor. İstiyorum.

Bir de oyuncu Işın Karaca var. Sizi yakın zamanda herhangi bir projede aktris olarak görebilecek miyiz?
Aslında çok teklif geliyor. Özellikle komedi... Ama sinema gönlümde yatan aslan. Dizilerin harcanan büyük mesaileri var ve benim fazla zamanımı alacağını düşünüyorum. Müziğe ve şimdi aileme zaman ayıramam. Yükseleceğim bir proje de bugüna kadar çıkmadı. Yoksa kapılarım hep açık tekliflere. Sadece aşırı titizim. Hep en iyisi olsun diye derdim. Şimdilik öyle net bir proje yok. Olunca zaten söylerim. Tutamam kendimi. Oyunculuğu çok seviyorum ve müzik kadar da iyi yaptığımı düşünüyorum.

Dinleyicileri yasal müzikle buluşturan dijital müzik platformları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yasal platformlardan müzik dinlemeyi her zaman savunan ve dinleycisini yönlendiren bir sanatçıyım, emekçiyim. Sosyal medyanın gücünü yıllar öncesinden farkeden, sürekli kullanan, önemseyen biriyim. Telif haklarının yaygınlaşması ve üretimin hak sahiplerine kavuşması için müziğin bilinçli, yasal tüketilmesini diliyorum.

www.aveamuzik.com
24.01.2012

Eros Ramazzotti'den sevgililere özel!

Türkiye'de de büyük bir hayran kitlesine sahip olan geçtiğimiz aylarda Türk hayranlarıyla buluşup unutulmaz bir müzik ziyafeti veren Eros Ramazzotti, en sevilen aşk şarkılarını şimdi bir araya getirdi. Şubat ayında raflarda yerini alması planlanan "Eros Best Love Songs", Sevgililer Günü için özel olarak yayınlanıyor.

Müzik dünyasına "merhaba" dediği 1984 yılından bu yana yayımladığı 11 stüdyo albümü ve büyük satış başarılarıyla İtalya'nın dünyaya açılan en büyük yıldızlarından biri olan Eros Ramazzotti, birer klasik haline gelen "Una storia importante", "Stella Gemella", "Più bella cosa" şarkılarının yanı sıra yeni şarkısı "Inevitabile"ın da dahil olduğu 32 aşk şarkısını "Eros Best Love Songs" albümünde müzikseverlerle buluşturacak. Albümde Eros Ramazzotti'nin Patsy Kensit eşliğinde söylediği "La Luce Buona Delle Stelle", Anastacia'nın eşlik ettiği "I Belong To You (Il Ritmo Della Passione)" ve Tina Turner düeti olan "Cose Della Vita (Can't Stop Thinking Of You)" şarkısı da yer alıyor.


www.ttnetmuzik.com

Halil Sezai hayranlarıyla buluşuyor!

Başrolünü oynadığı "İncir Reçeli" filminde seslendirdiği "Duman (İsyan)" şarkısıyla bir anda müzik dünyasının dikkatini çeken ve filmden kısa bir süre sonra da ilk solo albümü "Seni Beklerken" ile müzikseverlerin karşısına çıkan Halil Sezai konserlerine ve imza günlerine devam ediyor.

Albüm sonrasında yoğun geçen konser maratonunda tüm Türkiye'yi dolaşmaya devam eden Halil Sezai; 21 Ocak'ta Club Pasha Marmaris, 22 Ocak'ta Garden Club Ordu, 24 ve 28 Ocak tarihlerinde de Jolly Joker İstanbul'da sahne alarak Ocak ayını tamamlayacak. Ayrıca "Seni Beklerken" albümü için 27 Ocak Cuma günü saat 18:00'de Beyoğlu Mephisto'da imza günü düzenleyecek olan sanatçı, sevilen albümünü hayranları için imzalayacak.


www.ttnetmuzik.com

17 Ocak 2012 Salı

Orphaned Land, Türkiye turnesinde!

Death metal ile doğu ezgilerini harmanlayarak, rock müzik dünyasında bir ilke imzasını atmış olan ve kökleri 1991 yılına uzanan Orphaned Land, barış için söyledikleri şarkılarını bu defa Türkiye'de dört konserlik turnelerinde seslendirecekler.

İngilizcenin yanı sıra, İbranice ve Arapça da şarkılar seslendiren grup, her milletten müzikseveri aynı sözcüklerde buluşturuyor. Şarkılarıyla dünya müzik medyasından da takdir toplayan Orphaned Land, Şubat ayında Türk müzikseverlerle tekrar buluşuyor. Son olarak 2001 yılında ülkemizi ziyaret eden, ünlü müzisyenler Kirk Hammet ve Mark Levine tarafından da "Ortadoğu'nun en iyi rock müzik grubu" olarak lanse edilen Orphaned Land, gerçekleştirecekleri Türkiye turnesiyle seyircilere coşku dolu anlar yaşatacak. Grubun konser tarihleri ise şöyle; 23 Şubat Eskişehir Hayal, 24 Şubat Ankara Saklıkent, 25 Şubat İstanbul Küçükçiftlik Park ve 26 Şubat İzmir Noxx Stage.


www.ttnetmuzik.com

11 Ocak 2012 Çarşamba

Jane Birkin iki gece ard arda İstanbul'da!

İlk kez 1966 yılında Antonioni'nin kült filmi "Blow Up"ta sahne alarak sinema kariyerine adım atan ve 60'lı yılların unutulmaz kadın figürlerinden biri haline gelen; müzisyenlik, aktrislik ve modellik geçmişiyle dünden bugüne hayranlarının kalbinde taht kurmuş olan Jane Birkin, İstanbullu müzikseverlerin karşısına çıkıyor.

Dünya çapında büyük bir başarı elde eden ve ünlü Fransız müzisyen Serge Gainsbourg ile düet yaptığı "Je t'aime moi non plus" şarkısıyla müzik dünyasına giren ve ilk albümü "Di Doo Dah"ı 1973 yılında yayımlayan Jane Birkin; Franz Ferdinand, Goran Bregovic, Beth Gibbons gibi birçok ünlü müzisyenle birlikte çalıştı. 70'e yakın filmde rol alan, 4 film yöneten ve 20'ye yakın albüm yayımlayan Birkin, tsunami felaketi dolayısıyla büyük zarar gören Japonya için iki gece ard arda İstanbul'da sahne alacak. Serge Gainsbourg'a ait, en sevilen şarkılarını seslendirecek olan efsanevi isim, 18 ve 19 Ocak akşamı Babylon sahnesinde etkileyici performansıyla büyüleyen bir gece yaşatacak.


www.ttnetmuzik.com

Eurovision temsilcimiz Can Bonomo!


Bu yıl Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de 56.'sı gerçekleştirilecek olan Eurovision Şarkı Yarışması'nda Türkiye'yi temsil edecek olan ismin Can Bonomo olacağı açıklandı. Genç şarkıcı, kendisinin seçilmiş olmasından duyduğu mutluluğu dile getirirken, "yaşam, aşk ve kardeşlik" temaları üzerine bir şarkı hazırlayacağını belirtti.

"Tek kişilik renkli bir kabare"ye benzetilen ilk albümü "Meczup" ile çok kısa sürede on binlere varan bir hayran kitlesi oluşturmayı başaran Can Bonomo, farklı yorumu ve alternatif müziğiyle bu yıl Eurovision Şarkı Yarışması'nda Türkiye'yi temsil edecek. Özellikle video klipleri ve internet üzerinden gerçekleştirdiği online konserler ile kendinden söz ettiren Can Bonomo, yarışma için üç şarkı hazırlayacak. Bonomo aynı zamanda enerji dolu canlı performanslarına da devam ediyor. Genç şarkıcıyı yeni yılın ilk İstanbul sahne performansı ile 20 Ocak Cuma akşamı Bronx sahnesinde izleyebilirsiniz.


www.ttnetmuzik.com

9 Ocak 2012 Pazartesi

Anouar Braham Quartet ile müziğe doyun!

Tunus'un dünyaya tanıttığı en önemli müzisyenler arasında gösterilen Anouar Brahem, Arap müziğine kattığı tüm farklı harmanlarıyla İstanbullu müzikseverlerin karşısına çıkmaya hazırlanıyor.

Henüz 10 yaşındayken, Tunus Ulusal Müzik Konservatuarı'nda ud ustası olan Ali Sriti ile ud çalmaya başlayan Anouar Brahem, o günden bu yana müzik kariyeri boyunca birbirinden başarılı ve farklı projelere imzasını attı. Barbaros Erköse ve Kudsi Ergüner gibi müzisyenlerle de ortak projelere imzasını attı. Çevrenin değişimini müziğe de yansıtmasıyla ve Arap, Akdeniz, İran ve Tunus halk müziklerini cazla harmanlama ustalığıyla tanınan Anouar Brahem, sıradışı müziğiyle 14 Ocak akşamı CRR Konser Salonu'nda müzikseverlerle buluşacak.

www.ttnetmuzik.com

Aydan Kaya "Adım Adım" geldi!

Güçlü sesi ve kendine özgü yorumuyla, 2003 yılında gerçekleşen "Popstar" yarışmasında tanıdığımız ve kısa sürede dikkat çeken Aydan Kaya, geçtiğimiz günlerde yeni albümü "Adım Adım"ı müzikseverlerle buluşturdu.

Geçtiğimiz yıllarda seslendirdiği "Avuçlarım Kanıyor" şarkısının da yer aldığı albümde, Levent Yüksel yorumuyla dinlediğimiz "Zalim", Aydan Kaya'nın yorumuyla tekrar hayat buluyor. Deniz Erten, Fettah Can, Özgür Buldum gibi söz yazarı ve bestecilerle çalışan Aydan Kaya, albümün çıkış şarkısı olarak Soner Sarıkabadayı imzalı "Çıra"yı seçti. Albümün sürprizi ise dünyaca ünlü sanatçı Chris De Burgh. İngiltere'de sanatçıyla bir araya gelen ve "Footsteps" şarkısında düet yapan güçlü yorumcu, aynı zamanda şarkının sözlerine de Chris De Burgh ile birlikte imza attı.


www.ttnetmuzik.com

8 Ocak 2012 Pazar

Arch Enemy tekrar İstanbul'da!

İsveç'in dünyaca ünlü metal gruplarından Arch Enemy, yeni albümleri "Khaos Legions" ile hayranlarını sevindirirken, müjdeli bir haber de İstanbullular için geldi. Grup, önümüzdeki günlerde yeni albümlerinin turnesi kapsamında İstanbul'da sahne almaya hazırlanıyor.

Ülkemize ilk kez 2009 yılında gelmiş olan ve sert müziğiyle kendine has bir kitle edinen Arch Enemy, 27 Ocak Cuma akşamı Maslak Refresh The Venue'de hayranlarına unutulmayacak bir gece yaşatacak. Türkiye metal sahnesinden Kırmızı grubunun Arch Enemy öncesinde sahne alacağı gecede; Angela Gossow'un eşsiz brutal vokallerine, Amott kardeşlerin rifflerine, yeni albümün şarkılarına, grubun 15 yıllık kariyerindeki "Yesterday is Dead and Gone", "Bloodstained Cross", "Under Black Flags We March", "Nemesis" ve "We Will Rise" gibi hit şarkılarına ve grubun enerji dolu sahne performasına şahit olacaksınız.


www.ttnetmuzik.com

Mabel Matiz "Kül Hece"yi kliplendirdi!

Geçtiğimiz yıl Mayıs ayında yayınladığı ve kendi adını taşıyan ilk albümü ile bir anda özellikle de alternatif müzikseverlerin dikkatini çeken Mabel Matiz, "Arafta" ve "Söylese O Ben Söyleyemem" video kliplerinin ardından geçtiğimiz günlerde albümünün üçüncü video klibi için kamera karşısına geçti.

Etkileyici sözleri, farklı yorumu ve kendine özgü müziğiyle emin adımlarla ilerleyen Mabel Matiz, albümün üçüncü video klibi için "Kül Hece" şarkısını seçti. Çekimleri Ata Stüdyoları'nda gerçekleşen klibin yönetmenliğini, bugüne kadar yazdığı söz ve bestelerle birçok sanatçının kariyerinde büyük rol oynayan, müzik ve sinema dünyasının önemli isimlerinden Mete Özgencil üstlendi. Masalsı bir dünyanın yaratıldığı klip, derin animasyonlarla ve farklı imgelerle süslendi. Son teknoloji red kamerayla, HD formatında çekilen "Kül Hece", müzik kanallarında yayınlanmaya başladı.


www.ttnetmuzik.com