7 Nisan 2010 Çarşamba

RÖPORTAJ / Babutsa - London Calling

"Yanayım Yanayım" şarkısı ile müzikseverlerin ilgi odağı olan ve geçtiğimiz yılın en iyi çıkışlarından birini yakalayan Babutsa, ikinci video klipleri "Güzelim" ile ekranlarda tekrar yer almaya başladı. Londra'da yaşayan üç Türk gencinden oluşan ve ismini Kıbrıs'ta bolca yetişen kaktüs türü bir bitkinin meyvesinden alan Babutsa, sevilen albümleri "London Calling"in öyküsünü anlatırken, bir yandan da ikinci albümleri için dinleyicilere tüyolar veriyor.

Grubun kuruluşundan önce müzik adına ne gibi bireysel çalışmalarınız oldu?
Soner ve Ali, 20 seneden beri Londra'da yapılan Türk düğünleri ve özel partilere gidiyorlardı. Peri ise ayrı bir müzik grubu ile son 3 senedir özel gecelerde sahneye çıkarak çalışmalarına devam ediyordu.

Albüm fikri nasıl oluştu? Bir araya geliş öykünüzden bahseder misiniz?
Grubun üyesi olan Soner Türsoy, Londra'da bir proje başlattı. Bu proje, Kıbrıs şarkılarını toplayıp, İngiltere'de yaşayan Kıbrıslı sanatçılara birer Kıbrıs şarkısı okutup, kendi stüdyolarında bu şarkıları hayata geçirmek suretiyle bir albüm yapmaktı. Oniki sanatçı bulunup şarkıların arenjesi yapıldı ve seçilen şarkılar stüdyoda tamamlandı. Bu albüm yalnızca Londra ve Kıbrıs'ta çıkartılacaktı. Baskı ve dağıtım için bir sponsora ihtiyaç duyuluyordu. O zamanlar özel bir organizasyon şirketi Türkiye'den değerli sanatçıları Londra'ya getirip başarılı konserlere imza atıyorlardı. O şirkete gidildi ve projenin baskıya girebilmesi için sponsorluk teklifinde bulunuldu. Şirket de buna sıcak bakınca sponsorluk anlaşması yapıldı. Fakat ertesi gün Soner Türsoy'a gelen bir telefon, işleri tam anlamıyla değiştirdi. Şirket, Soner Türsoy'a başka bir teklifte bulunup, bu projenin Türkiye'de yapılmasını önerdi. Tabii ki Soner de bu işe olumlu baktı. Proje için oniki yerine dört sanatçı istendi. Sonunda çalışmanın içinde olacak dört sanatçıda karar kılınınca tekrardan şarkıların aranjesi yapıldı ve demo haliyle Türkiye'de bazı plak şirketlerine dinlettirildi. Albümün hazırlık aşamasına girmeden önce maalesef sanatçıların ikisinin vokal tekniği aynı olduğu için grubun üç kişiye düşürülmesi kararı alındı ve üç kişi ile tekrar yola çıkıldı. Tam her şeyin sonuna gelmişken, grubun üçüncüsünün ailevi problemlerinden dolayı grubu bırakmak zorunda kalması ile iki kişiye düştük. Hemen toplantılar yapıldı ve gruba bir bayan solistin alınmasına karar verildi. Londra'da yapılan elemeler sonucu grup üyesi Soner ve Ali'nin arasına Peri alındı. Grubun son hali ile tekrar stüdyoya girildi. Yeni düzenlemelerle albüm en baştan hazırlandı ve bugünkü hali ile de Babutsa kurulmuş oldu.

Üçünüzün de solist olması, albüm aşamasında fikir çatışmalarına sebep oldu mu?
Hayır, hiç bir zaman olmadı çünkü herkes kendi tarzında en iyisini yapmaya çalıştı. Birbirimize destek vererek ve yaptığımız işi de severek keyifli bir çalışma ortaya çıkardığımızı düşünüyoruz.

Şarkıları kimin yorumlayacağına nasıl karar veriyorsunuz?
Bu aşamada Soner Türsoy devreye giriyor. Yorumlamalarda karar tamamen hem müzik bilgisi açısından, hem de stüdyo teknisyenliği ve şarkıların aranjörlüğünü de yaptığı için Soner Türsoy'a aitti.

Albümün genel tarz çeşitliliği sonucu ne gibi tepkiler aldınız?
Henüz kötü bir tepki almadık. Galiba daha o aşamaya gelinmedi ama bu çeşitliliği beğenenlerin sayısı çok fazla. İkinci video klibin de "Yanayım Yanayım"ın formatında olmasını özellikle istedik ve "Güzelim"i kliplendirdik. Önümüzdeki dönemlerde farklı tarzlardaki şarkılarımıza da video klipler çekeceğiz. Umarız farklı kitleleri de bu şekilde aramıza almış oluruz.

Londra'da yaşıyor olmanıza rağmen Türk müziğinden kopmamayı nasıl başardınız?
Evet kopamadık çünkü her zaman içimizde yer eden müzik Türk müziği olduğu için kopmak zaten zor olurdu. Bir de oradaki Türk düğünlerini yaptığımız için Türkiye'de gündemde olan şarkıları repertuvarımızda bulundurmamız lazımdı.

"London Calling" bir albüm ismi olarak yabancı bir grup izlenimi bırakıyor. Bu isme nasıl karar verdiniz?
Aslında biz bu ismin yabancı bir grup izlenimi bıraktığını düşünmedik. Bizim amacımız Londra'da yaşayan üç Kıbrıslı Türkün, Türkiye ve Kıbrıs halkına Londra'dan seslenmesiydi. Sonuçta bizler Londra'da yaşıyoruz ama sesimizi Türklerin yaşadığı her bölgeye duyuruyoruz.

"Yanayım Yanayım" ile büyük bir çıkış yakaladınız. Albümde bu şarkı kadar ilgi göreceğini düşündüğünüz ve öne çıkarmak istediğiniz eserler var mı?
Tabii ki var. Mesela "Güzelim" video klibimiz yayına girdiğinden beri çok güzel yorumlar alıyoruz. Albümde bunlar gibi çok arkasında durduğumuz 2-3 şarkımız daha var.

İkinci albüm için şekillenen düşüncelerinizden bahseder misiniz?
İkinci albümün şarkı seçimlerine başladık. Yaz sezonundan sonra da kayıtlara gireceğiz. Yine "Yanayım Yanayım" gibi hareketli şarkılar hazırlıyoruz. İnsanları mutlu edecek şarkılara daha çok yer vereceğiz. Şarkılarımızla insanları eğlendirip, yüzlerindeki tebessümü gördüğümüz zaman bizler de çok mutlu oluyoruz.

Dijital müzik platformlarını kullanıyor musunuz? Yasal müzik indirme siteleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
İçinde bulunduğumuz dönemde bu siteler daha çok kullanılmaya başlandı. Biz de satışlarımızı yakından takip ediyoruz ve durumdan çok memnunuz. Son 6 ay içerisinde 100.000 gibi bir dijital indirme yapıldı ki bu bizim için iyi bir rakam. Zaten hazırlanması planlanan yeni kanunun yürürlüğe girmesiyle de yasal müzik indirme siteleri daha çok kullanılacak gibi görünüyor.

07.04.2010
www.aveamuzik.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder