23 Mayıs 2011 Pazartesi

RÖPORTAJ / Murat Boz - Aşklarım Büyük Benden

Çocukluğundan bu yana her daim içindeki müzik aşkının peşinden giden Murat Boz, 2000'li yılların en sevilen erkek vokallerinden biri olacağının ilk sinyalini; 1998 yılında bir gazetenin düzenlediği liselerarası müzik yarışmasında en iyi erkek solist seçilip, Türkiye birincisi olduğunda verdi. Eğitimini de müzik üzerine yapmış olan Murat Boz, 2006 yılında yayımladığı "Aşkı Bulamam Ben" şarkısıyla geniş kitlelerce çok kısa bir sürede tanınmayı başardı. Sahne duruşu, fiziği, sesi ve şarkılarıyla olduğu kadar, çıkış yaptığı sene tüm yarışmalarda "En İyi Çıkış Yapan Sanatçı" kategorisinde tüm ödülleri kazanmasıyla da dikkat çekti. Peş peşe başarılı işlere imzasını atan sanatçı, bu ay müzikseverlerle buluşturduğu "Aşklarım Büyük Benden" albümüyle de başarı çıtasını yukarı çekmeye devam ediyor. Murat Boz, bu hafta yeni albümünün heyecanıyla sorularımızı yanıtladı.

Albüm hazırlıkları tam olarak ne zaman başladı?
Bu albüm aslında o kadar parça parça oluştu ki. 2009'da "Şans" albümü çıktığında biz bu albümle ilgili fikir üretmeye başlamıştık ama harekete geçtiğimiz tarih, bundan bir sene önceydi. Single mı yapsak, albüm mü yapsak, maxi single mı yapsak ya da sadece birkaç duygusal şarkıdan oluşan bir proje mi yapsak derken bugün "Aşklarım Büyük Benden" albümü dokuz şarkı halinde müzik marketlere dağıtılmış oldu.

Albüme giren ilk şarkı hangisiydi?
Albüme ilk olarak "Kalamam Arkadaş" girmişti. Bir sene önce o şarkıyı Ayşe'den(Özyılmazel)ve Mert'ten (Ekren) almıştık.

Yaz mevsimi yaklaşırken herkes hareketli şarkıları tercih ederken siz "Aşklarım Büyük Benden" gibi duygusal bir çalışmayla karşımıza çıktınız. Biraz önce de duygusal şarkılardan oluşan bir projeden bahsetmiştiniz. Duygusal çalışmalara daha mı yakın duruyorsunuz?
"Aşklarım Büyük Benden" albümü şekillenirken, daha önceki albümlerden de tecrübelerimi yansıtmaya çalıştım. Bir önceki albümlerde hareketli şarkıları ön plana aldık ve klipler onlara çekildi. Sonra baktık ki "Özledim" ve "Buralardan Giderim" şarkıları da çok beğenildi. Bu şarkılarla ilgili yapıcı eleştiriler aldım. İnsanlar "Neden biraz daha orta tempo şarkılara yönelmiyorsunuz?" gibi önerilerde bulundu. Bu albüm de dönem olarak biraz bu tarz şarkılar istiyordu ve dolayısıyla biraz orta tempo şarkılardan oluştu. Hiçbir zaman albümlerimi yaza yetiştirme kaygım da olmadı. Ne zaman içime sindiyse o zaman çıkardım. Bu eleştirileri değerlendirerek ve daha önceki tecrübelerden yola çıkarak böyle bir albüm çıktı ortaya. Bu albüm, genel olarak önceki albümlere göre daha ağır bir albüm oldu diyebilirim.

İkinci klip şarkısı olarak "Hayat Öpücüğü"ünü seçmenizde hayranlarınızın tepkileri mi etkili oldu? Nasıl karar verdiniz?
Tepkileri sizlerden takip ediyorum. Dijital ortamlarda bakıyorum ve orada "Hayat Öpücüğü" güzel gidiyor. Şarkıların dinlenme oranları arasında çok büyük farklar bulunmuyor. O yüzden favori göremiyorum. Bu durum dijital ortama da yansımış vaziyette. Şarkılar arasında rakamsal olarak büyük bir uçurum yok ama "Hayat Öpücüğü" önde gidiyor. "Kalamam Arkadaş"a klip çek diyen var, "Korkma" şarkısına çek diyen var. Türk sanat müziğinden hoşlananlar da "Korkma"yı favori gösteriyor. Daha önceki albümlerimde yaşamadığım ve almadığım geri dönüşleri bu albümde alıyorum. Hem ticari hem de beğeni olarak... İlk olduğu için benim için de çok heyecan verici.

Aldığınız en değişik geri dönüş neydi?
Genelde beğenilerini veya beğenmediklerini belirttiler. Çok dikkat çekebilecek bir tepki almadım. Yalnızca "Aşklarım Büyük Benden"le ilgili ufak bir sıkıntı yaşadım. Hadise'nin albümü var biliyorsunuz, "Aşk Kaç Beden Giyer?". Twitter'da bir hayran, "Aşk Kaç Beden Giyer?" yazıp eşittir yapıp "Aşklarım Büyük Beden" yazmıştı. Bu çok enteresan bir bakıştı. Şarkımın ismiyle ilgili ilk çıktığında böyle söylentiler yayılmıştı. Bunları düzeltene kadar çok uğraştık.

Geçmiş albümlerinizde sözü ve müziği size ait şarkılarınız vardı. Bu albümde imzanızı taşıyan bir şarkı göremiyoruz?
Bir önceki albümde dört tane şarkım vardı. Bu albümde de olacaktı ama direkten döndü. Ben kendi şarkılarıma karşı biraz acımasızım. İçime sinmedi ve olmadı. "Aşklarım Büyük Benden" albümü bu açıdan benim için çok önemli. Her şarkı tek tek "İşte budur!" dediğim şarkılar. O anlamda kendi bestelerimi uygun görmedim bu albüme. Acımasız bir yorum belki ama böyle oldu.

Albümlerinize genel olarak baktığımızda hep aynı bestecilere takılıp kalmadığınızı görüyoruz. Bu bilinçli bir tercih mi?
O benim tamamen müziğe bakış açım. Ben bunu Soner'e(Sarıkabadayı) de söylüyorum Ersay'a(Üner) da söylüyorum, herkese söylüyorum. Benim içime sinmesi lazım. Sekiz tane Fettah Can şarkısı da olabilirdi bu albümde ama olmadı. Ben renklere çok önem veriyorum. Rock bir albümde de, pop bir albümde de renkler ayrı tatlar katar. O yüzden tespitiniz çok doğru bir tespit. Genel olarak albümlerimde tek isim takıntım yoktur.

"Hayat Öpücüğü" şarkınızda imzalarını gördüğümüz Reşit Gözdamla ve Bülent Ay'la müzikal ortaklığınızdan bahseder misiniz?
Bülent Ay benim çok eski arkadaşım. Daha önce çalışma fırsatımız olmamıştı. Çok önemli bir müzisyendir. Sevgili Emre Altuğ'la çalışıyor senelerdir. En son mailleştik, bir şarkı göndermiş. Hatta bir şarkı daha var bu albüme girmemiş olan ama bir sonraki albüme girecek.

Bu albüme niçin girmedi?
Biz bir albüm yaparken, belli bir orta tempo adedimiz, belli bir hareketli ve duygusal şarkı adedimiz vardır. Şarkı güzel olmadığından değil tabi ki, yalnızca albümde belli olan rakamlara ulaşmıştık. Bülent'in o şarkısı da en az "Aşklarım Büyük Benden" kadar ya da "Hayat Öpücüğü" kadar güçlü bir şarkı. O yüzden biz de bir sonraki albümde değerlendirmeye karar verdik.

Peki Erdem Kınay ve Deniz Erten albüme nasıl dahil oldular?
Deniz'le daha önceden bir arkadaşlığımız vardı. Hep çalışmak istemiştik fakat bir türlü fırsat olmadı. Sağ olsun bu albümde bizimleydi. Erdem Kınay ise tartışmasız Türkiye'nin en başarılı müzik adamlarından bir tanesi. Benim için de onunla çalışmak çok büyük bir şanstı. "Geri Dönüş Olsa" da şarkısında çalıştık ve sıcacık bir yaz şarkısı oldu.

Son günlerde sıkça ismini duyduğumuz Gülşah Tütüncü de albümünüzde yerini alan isimlerden bir tanesi...
Gülşah benim çocukluk arkadaşımdı. Gülşah'la biz 90'lı yılların sonunda 2000 senesinin başında bir grup kurmuştuk. O grupta Gülşah keman çalıyordu, ben de solist olarak yer alıyordum. Müzikaller yapıyorduk, aryalar söylüyorduk, Türkçe ve yabancı pop çalıyorduk, çeşitli şovlar yapıyorduk. Bağdat Caddesi'nde bir mekanda çıkıyorduk. Albüme girişiyle alakalı olarak da; bir baktım seneler sonra Gülşah ismi etrafta konuşuluyor. Ben de anlamadım Gülşah kimdir, Tarkan'la da çalıştı, Mustafa Ceceli'yle de çalıştı deniyor. Bir gün Gülşah'ın şarkılarını dinlemek için, onu ofisimize davet ettik. Sonra otururken içeri Gülşah girdi. "Nasıl yani sen o Gülşah mısın?" diye şaşırdım. Böyle de enteresan bir hikayeydi Gülşah'ın bu albüme girişi. Gülşah'ın şarkısı albümde çok farklı bir renk oldu. Ozan Doğulu şarkının aranjesini yaptı. O da keza Türkiye'nin en başarılı müzik adamlarından biri. Çalıştığımız isimlere şimdi tekrar bakıyorum da gerçekten çok şanslıymışım.

Albümde aynı zamanda prodüktör koltuğunda oturuyorsunuz. Gelecekte genç isimlere prodüktörlük desteği verme gibi bir planınız var mı?
Prodüktörlük konusunda yakında güzel işlerle karşınıza çıkacağız. Prodüktörlük yavaş yavaş ağır basıyor. Güzel ve yepyeni iki isim var. Şimdi isimlerini açıklayamayacağım. Onlarla ilgili çok güzel projelerimiz var. Tahmini, önümüzdeki sene onlarla güzel işlere imza atacağız.

Murat Boz'un prodüktörlüğünde albümü çıkacak olan genç müzisyenlerin ne gibi avantajları bulunuyor?
Benim gibi bir prodüktörü olan bir müzisyen aslında şanslıdır çünkü ben sektörde şarkıcı olarak da var olmuş biriyim. O yüzden benimle çalışacak müzisyenlerin birçok avantajları olacak. Daha doğru, daha titiz adımlar atmalarını sağlayacağım. Tabi bu kadar şeyi yaparken, onların yeteneklerini es geçmek de haksızlık olur. Birlikte çok güzel işlerle imza atacağız.

Peki sizinle çalışacak genç müzisyenler için ne gibi kriterleriniz bulunuyor?
Ben pek bu şekilde bakmıyorum. En nihayetinde dışarıdaki insanların beğenmesi önemli. O yüzden kendi başıma karar almam. Görüşlerini ve fikirlerini aldığım insanlar var. Kafamda belli bir kriter yok. Şöyle olmalı, böyle yapmalı diyemem. Tabi ki müzik kulağı olmalı, şarkı okuyabilmeli. Onun dışında geri kalan her şey halkımızın takdirine kalmış.

Albümünüze geri dönersek, bu albümde mutlaka klipleneceğini düşündüğünüz şarkılar var mı?
Bir önceki albümde versiyonlarıyla birlikte toplamda on dört şarkı vardı. Biz sekiz tanesine klip çekmiştik. Bu albümde de bütün şarkılara klip çekeceğim, öyle bir isteğim var. Minimum beş klip muhakkak çekerim ama kuvvetle muhtemel, şarkıların hepsine klip çekeceğim.

Geçmiş dönemlerde yapmış olduğunuz düetler ve müzikal ortaklıklar gibi projeler içinde sizi yine görebilecek miyiz?
Olabilir tabi ki. Ben müzikle ilgili her şeye açığım. Zaten arkadaşlarımla düetler yaptım, kliplerinde oynadım. Benim için çok açık bir kapıdır bu düetler. Amerika'da ve Avrupa'da seneler öncesinde başlamış ve bize biraz geç gelmiş bir olgu. Özellikle de iki erkeğin düet yapmasına çok rastlamadık. En son Kenan(Doğulu) ve Yalın yaptılar. Böyle şeylerin daha çok yapılması lazım. Müzikal ortaklıklara kapım açık ama yakın gelecekte böyle bir projem yok. Ayrı bir proje olarak sürprizlerimiz olacaktır. Benim projem olmadığı için şimdilik açıklayamıyorum.

Bu yıl müzik adına en çok beğendiğiniz işler hangileri oldu?
İşlerimin yoğunluğundan dolayı fazla takip edemedim, hepsi de arka arkaya çıktı ama ilk etapta aklıma gelenler derseniz, Mustafa Ceceli ve Elvan Günaydın'ın "Eksik" düetini seviyorum. Sinan Akçıl'ın "Atma" şarkısını çok beğeniyorum. Betül Demir'in "Hop Dedik" şarkısına bayılıyorum. Bir de Yalın'ın yeni çalışmasını çok merak ediyorum.

Son olarak, bu yıl Murat Boz konserleri nasıl geçecek biraz bahsedebilir misiniz?
Dinleyiciler albümde duydukları alt yapıları benim konserlerimde pek duymazlar. Genelde ters köşe yaparım. Şarkıların farklı bir orkestrasyonu var. Albümün ilk konserlerinde bunu yapmıyorum tabi ki, algıda seçicilikten dolayı. Şarkıya yeterince alışmaları, dinlemeleri, tanımaları gerekiyor. Aradan belli bir süre geçtikten sonra ise sahnemi sürekli değiştiririm. Sahne aranjmanlarım ayrıdır. Görsel şovlarımız ise muhakkak her konserimizde olur. Ekibimiz o konuda gerçekten çok başarılı.

www.aveamuzik.com
23.05.2011

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder