8 Aralık 2009 Salı

Redd ve Kargo&Mirkelam konserleri üzerine


Bayramın birinci günü olan 27 Kasım akşamı Ghetto'da gerçekleşen Redd konserine gittim. Redd'i bilirim, kliplerini izlerim, son albümlerini bazı bazı dinlerim ama ilk defa Redd konserine giden bir insan olarak kesinlikle hayran kaldım. Bir kere, elindekileri zorlayarak çok daha iyisine ve imkanların ötesine geçmek isteyen, buna rağmen popülariteye karşı olan bir grup olduklarını hep röportajlarından ve şarkılarından seziyordum ama konserini de görünce bundan emin oldum. Konsere birkaç dakika kala barkovizyona yansıtılan bir video izletildi dinleyicilere. Doğumdan ölüme kadar geçen süreci anlattıkları son albümleri "21"in yapım aşamasını çok yerinde anlatan bu videodan sonra grup elemanları konserin açılış şarkısında yüzlerinde beyaz maskelerle sahnedeki yerlerini aldılar ve ilk şarkıyı maskelerle söylediler. Her şarkıya özel olarak hazırlanmış videolar, sahne ışıklandırması, Redd'in dopdolu melodileri barından müziği ve Doğan Duru'nun sesi atmosferin içine insanı ister istemez sokuyor. Şarkı aralarında grubun vokali Doğan Duru'nun da taviz vermedikleri duruşları ile mevcut sisteme ve müzik endüstrisine geçirdiği laflar seyircileri daha da bir konserin içine aldı. Sol eğilimli mesajların havada uçuştuğu konserden erken çıkmak zorunda olduğum için hala deliler gibi üzgünüm. Belki de bugüne kadar en keyifle izlediğim yerli grup konserinlerinden birinde olup 5-6 şarkı sonra çıkmak durumunda kalmak tüm gece down olmama yetmişken, konserin izleyebildiğim kadarıyla en can alıcı noktası ise Hrant Dink için yazdıkları "Özgürlük Sırtından Vurulmuş" şarkısını bugüne kadar vefat etmiş tüm gazetecilere adayıp, yayınlanan videoda da tüm bu gazetecilerin isim soyadları, ölüm tarihleri ve çalıştıkları yayın organın sırayla geçmesiydi. Ghetto'da bir konserleri daha olsun gözümü kırpmadan gidicem şerefsizim.

Gel gelelim bir süredir yollarını ayırdıkları Serkan ve Koray'dan sonra yeni bir oluşum içine girip, gruba Mirkelam'ı vokal olarak dahil eden Kargo'nun albüm lansman gecesi için de aynı şeyleri söylemek isterken söyleyememiş olmak kötü. Geçtiğimiz hafta Beyoğlu Hayal Kahvesi'nde yapılan gecede kimi ararsanız vardı. Sıla, Atiye, Feridun Düzağaç gibi müzik dünyasından tanıdığımız isimlerin yanı sıra bir çok müzik yazarı ve tiyatrocu ismin de katıldığı gece enerjisi çok yüksek başladı. Konser öncesi çalınan müziklerle mükemmel eğlenceli bir konserin bizi beklediğini düşünürken grup yerini aldı. Mirkelam'ın "hani erkekler için evlendikleri ilk gece çok kötü geçer ya aynen öyleyiz işte" demesi ile ortama çöken durgunluk, yine Mirkelam'ın düşük bir enerji ile "lansman gecesi diye bi tuhafız galiba pek sizi eğlendiremicez önceden söyleyelim, albümde yer alan 8 şarkıyı çalıp inicez sonra tekrar gelip çalıcaz" demesi ile tamamen yerini sakinliğe bıraktı. Mirkelam önemli bir vokal, keza Kargo önemli bir grupken dinlediğimiz şarkılar belki ilk kez dinliyor oluşumuz, belki de ses düzeninin azizliğinden olsa gerek birbirinin aynısı gibi geldi. Albüme adını veren ve tam bir bilindik Mirkelam tarzı olan "Rock'n Roll Disko Parti" şarkısı dışında aklımda yer eden bir şarkı kalmadı. Onun dışında albümde dikkat çekebilecek "80'ler" ve "Lavanta" adlı iki şarkı da öne çıkabilir. Yine de iştahla konserin sonunu bekledik ve son şarkı olarak da albümde yer alan tek slow şarkıyı söyleyip sahneden indiler. Bir de en az 1 ay sonra raflardaki yerini alacak olan albüm çıkınca dinlemek istiyorum, bakalım fikirler sabit mi..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder